30 Mayıs 2014 Cuma

[Blog Tur] Anthony Ryan - Kan Şarkısı | Yorum


Kan Şarkısı (Raven's Shadow #1)
Satın Almak İçin: İlknokta | D&R | Okuoku Goodreads
Kategori: Epik-Fantastik Fantazya, Büyü, 
Yazar: Anthony Ryan (Çeviren: Barış Tanyeri
Üretici: İthaki Yayınları
Liste Fiyatı: t 35,00
Sayfa Sayısı: 664
Amazon'a göre Bilimkurgu & Fantazi türünde 2013'ün en iyi kitabı

"Pek çok adı vardı. Daha otuz yaşına gelmemiş olmasına rağmen, tarih ona bol unvan ihsan edilmesini layık görmüştü: Onu bize eziyet etsin diye gönderen deli kralın karşısında Diyar'ın Kılıcı, savaşlar boyunca onu izleyen adamların yanında Genç Atmaca, Cumbraelli düşmanlarına karşı Karanlıkkılıç ve sonradan öğrendiğime göre Büyük Kuzey Ormanı'nda yaşayan esrarengiz kabileler arasında da Beral Shak ur adıyla anılırdı, yani; Kuzgun Gölgesi.

Ama benim insanlarım onu tek bir isimle tanırdı ve onu iskeleye getirdiklerinde aklımda dönüp duran da bu isimdi: Umut Katili. Yakında öleceksin ve ben de bunu göreceğim. Umut Katili."Vaelin Al Sorna, annesinin ölümünün yarattığı üzüntüyü henüz üzerinden atamamışken, kendisini İtikad'ın koruyucusu Altıncı Nişan'ın kapısında, Kral'ın Savaş Lordu olan babası tarafından terk edilmiş olarak bulur. Nişan'a adım attıktan sonra ise artık hayatı eskisi gibi olmayacaktır. Bu inanç koruyucusu savaş okulunda ölümcül sınavlarla boğuşurken, dövüşmenin yanı sıra kardeşliği, sadakati, karanlığı, ihaneti ve hayatta kalmayı öğrenir. Diyardaki kardeşleri ise onun tek ailesidir. On yaşında o kapıdan adım atan çocuk, genç bir adam olduğunda, Diyar'ının en tanınmış figürlerinden biri haline gelmiştir. Krallarla pazarlık yapar, ordular yönetir ve Diyar'ın kâbuslarından Karanlık'la başa çıkmaya çalışır. Artık sadece Diyar'ının değil, tüm dünyanın kaderi onun ellerindedir. Her şeyden öte, Vaelin'in zorlu hayatında böylesine yükselmesini sağlayan gizli ve karanlık bir gücü vardır: Kan Şarkısı.

"Eğer Rothfuss veya Sanderson tarzı fantastik kurgu seviyorsanız, Kan Şarkısı sizin için biçilmiş kaftan."
-Felicia Day-

"Cesur bir kurgu, kadim büyüler, amansız entrikalar ve kanlı bir macera…"
-Publishers Weekly-
Herkese merhaba *-* Nasılsınız millet? Keyifler yerinde mii? Uzun zamandır görüşemiyoruz umarım beni unutmamışsınızdır :D Üst üste yaşanılan talihsizlikler sebebiyle blogda yazmaya uzun bir süre ara vermek zorunda kaldım. Aysel'in -kedim- rahatsızlığı, ölümden dönüşü, iyileşme süreci; annemin tarfik kazası geçirmesi, kolunun kırılması, ameliyatlar, ev işlerinin bana kalması derken kendime bile ayıracak zaman bulmakta zorlanıyordum. Neyse ki üzerimdeki yük birazda olsa kalktı da ben de aranıza geri dönebildim ^-^ Burada olmadığım süre boyunca bol bol kitap okudum. Zaman buldukça yorumlarımı sizlerle paylaşacağım. :)


Şimdi gelelim Kan Şarkısı'na. Awwww *-* Ciddi anlamda son zamanlarda okuduğum en iyi kitaptı. Karakterler olsun, kurgu olsun, yaratılan dünya olsun, anlatımı olsun her şeyiyle kusursuzdu. Ku-sur-suz! Bu kadar iyi kitaplar okuduğumda yorum yaparken zorlanıyorum. Bir yanım sal gitsin her şeyi spoilerin dibine vuralım diyor, diğer yanım sakin ol bebeğim okuyucuların heyecanını kaçırma. İkilemdeyim anlayacağınız. Spoiler vermemeye dikkat edeceğim ama olur da kaçarsa şimdiden özür dilerim :D

Kitap, görevi Umut Katili olarak da adlandırılan Valein'i gideceği yere kadar sağ salim götürmek olan Verniers'in anlatımıyla başlıyor. Onun gözünden baktığımızda Vaelin öldürülmesi geren bir katil. Vaelin'e karşı hissettiği şeye nefret dersem tam anlamıyla açıklamış olamam. Çok daha başka, daha derin bir şey. Her ne kadar başlarda okuyucuya hissettirilmek istenen şey Vaelin'in kötü biri olduğu olsa da ne yalan söyleyeyim adamı ilk gördüğüm andan itibaren buna bir an olsun bile inanmadım. Ve haklı da çıktım :3 Kan Şarkısı'nın farklı bir anlatımı var. Sondan başa doğru gidiyor. Dediğim gibi Vaelin en başta ölüme mahkum edilmiş biri olarak gösteriliyor ve ölümüne doğru yol alıyor ama biz kitapta Vaelin'in geçmişi ve mahkum edilene kadar neler yaşadığını okuyoruz.

Konuya girmeden önce olayların yaşandığı Birleşmiş Diyar'dan biraz bahsetmek istiyorum. Birleşmiş Diyar, dört derebeylikten oluşan ve bir kral tarafından yönetilen bir yer. İnsanların inançları bizimkilerden farklı. Her hangi bir tanrıya inanmıyorlar. İtikad adı verilen bir inanışa sahipler. Tanrılara ve farklı inanışlara sahip insanlarda var tabi. Bu kişiler İtikad'sız yada Tanrıtanır olarak adlandırılıyorlar. Birleşmiş Diyar'ın bu kişiler için merhameti yok maalesef. Yakalandıklarında öldürülüyorlar. İtikad'ı korumak için oluşturulmuş nisaşn grupları var. Bunlar krala bağlı değiller sadece İtikad'a hizmet ediyorlar. Altı tane nişan grubu var. Tek tek her birini açıklamayacağım okudukça göreceksiniz. Bizim için önemli olan tek grup Vaelin'in eğitim aldığı altıncı nişan. Altıncı nişanın görevi İtikad için savaşmak.

Ara kapak yazısında da okuduğunuz üzere Vaelin çok küçük yaşta henüz annesinin ölümünü bile atlatamamışken babası tarafından altıncı nişana terk ediliyor. Nişana bırakıldıktan sonra geçmişiniz ve geçmişteki aileniz yok oluyor. Bundan sonra aileniz nişan, nişanda ki çocuklar da kardeşleriniz sayılıyor. Nişan eğitimi, özellikle de altıncı nişanın eğitimi oldukça zorlu. Dayak, hakaret, ağır cezalar ve büyük baskılar altında gerçekten uç noktalarda eğitim alıyorlar. Çoğu çocuk sınavları geçemeyip atılıyor ya da ölüp ayrılmışlara karışıyor. 

Bütün o zorlu koşullara rağmen Vaelin ve kardeşlerinin nişanda geçirdiği zamanları okurken çok eğlendim. Evet zorlu bir eğitimden geçiriliyorlar, hatta bir çok kişi küçücük çocuklara yaşatılanlar için dehşete düşebilir ama bir yandan da düşününce eğer o koşullar altında eğitim görmeseler bu kadar büyük savaşçılar olmaları imkansız gibi duruyor. Ayrıca nişan sadece dayak, hakaret yada cezalar değil; dostluk, sadakat, fedakarlık ve bol bol kahkaha da var. Ve tabi bol bol gizem. Vaelin'in ve grubundaki tüm kardeşleri ayrı ayrı sevdim. Birinden biri eksik olsaydı aynı tadı yakalayabileceğimi sanmıyorum. Karakter olarak birbirlerinden o kadar farklılar ki ama bir araya geldiklerinde birbirlerini tamamlıyorlar. 

Her geçen yılla birlikte o küçük savunmasız çocukların nasıl yavaş yavaş birer savaşçıya dönüşmeye başladığına şahit oluyoruz. Tabi bu arada Birleşmiş Diyar'da olaylar kızışmaya başlıyor. Tanrıtanırlar ve İtikad arasında büyük bir gerginlik var. Zamanla Kral ve ailesi ile tanışmaya ve onların entrikalarına çekilmeye başlıyoruz. Kral Janus'un Vaelin için büyük planları var. En baştan beri vardı ama babası onu altıncı nişana bıraktığında bütün planları suya düşmüştü. Janus'un iyi biri olmadığının altını çizmem gerekiyor. Normalde İtikad'ın koruyucuları krala bağlı değillerdir ama eğer Janus birini istiyorsa allem eder kallem eder o kişiye istediğini yaptırır. Ve ne yazık ki Vaelin'de ondan kaçamıyor. Nişan eğitimi bittikten sonra Diyarın Kılıcı olarak Kral adına çeşitli görevlere çıkmaya, kral için savaşmaya başlıyor. Kralı tanıdıkça o ve etrafındaki insanlardan daha çok nefret etmeye başlıyor ama yapabileceği hiçbir şey yok. İnsanlar onun yanında savaşmak için birbirleriyle yarışıyorlar, herkes ona farklı bir ad veriyor, sadece ismi bile düşmanların titremesine sebep oluyor ama Vaelin kendini savaşçı değil de katil gibi hissetmeye başlıyor.

Peki nedir bu Kan Şarkısı? Bu bir yetenek. Gizli tutulması gereken bir yetenek çünkü İtikad'a inananlar ona Karanlık diyor. Birçok çeşidi var. Kimisi havayı kontrol edebiliyor, kimisi ateşe hükmediyor, kimisi sadece dokunarak istediği her şeyi yaptırabiliyor. Vaelin'in ki ise savaş yeteneklerini güçlendiriyor. Tehlikeyi önceden fark edebilmesini sağlıyor. Kral Janus gibi Vaelin'in de büyük planları var. İnsanları, yönetimi, kralı ve itikadı sorgulamaya başlıyor. Şarkısının da yardımıyla birlikte gerçekleri görmeye başlıyor. Aşkı tadıyor, ihaneti görüyor, dostlarını kaybediyor, dostluklar kazanıyor, fedakarlıkların en büyüğünü yapıyor.

Spoiler vermemeye çalışmak kadar kötü bir şey yok arkadaş. İçim çok dolu, anlatmak istediğim çok şey var ama bir bırakırsam kendimi durdurabileceğimi sanmıyorum. Epik-Fantazya türünde bir çok kitap okudum. Çoğu beni tam anlamıyla tatmin etmedi. Zaman Çarkı, Buz ve Ateşin Şarkısı ve Kral Katili Günceleri gibi beni benden alan seriler de var tabi. Daha kitaba başlamadan evvel "efsanelere bir yenisi daha eklendi" demiştim ve haklı çıktım. Aşkı, dostluğu, ihaneti, nefreti, savaşı ve entrikayı dolu dolu hissetmek mümkün. Evet 35 lira gibi bir fiyatı var ama emin olun verdiğiniz her kuruşa değecek bir kitap. Eminim ki sizde benim gibi o son sayfayı çevirip kitabı bitirdiğinizde ikinci kitap için gün saymaya başlayacaksınız. Eminim *-* Umarım ikinci kitap için çok fazla beklemeyiz *-* Desteklerinden dolayı İthaki Yayınları'na çok teşekkür ederim


ÇEKİLİŞE KATILMAK İÇİN *-*

a Rafflecopter giveaway

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...