Okuoku | Goodreads
Kategori: Roman - Günümüz
Yazar: Cassandra Clare (Çeviren: Uğur Mehter)
Üretici: Artemis Yayınları
Liste Fiyatı: t 25,00
Sayfa Sayısı: 636
Kitap Fragmanı için tıklayınız
New York Times çoksatarı Ölümcül Oyuncaklar serisi devam ediyor.Kayıp Ruhlar Şehri okundu ve bitti. Tamam itiraf ediyorum bu kadar elimde süründürdüğüm için bu kitaba haksızlık ettim ama elimden gelen bir şey değildi. Cassandra Clare sevdiğim bir yazar hatta Cehennem Makineleri soluksuz okuduğum serilerden ama Ölümcül Oyuncaklar'da bir tereddüt bir okuma isteksizliği yaşıyorum. Kayıp Ruhlar Şehri'ni okurken de araya kitaplar sıkıştırdım,karikatür dergilerini tekrar tekrar okudum, izlemek için beklettiğim dizilerimi izledim, bol bol tatlı yaptım yani ne zaman kitabın başına otursam kendime bir meşgale çıkardım. Kitabı bitirdiğimde ise ertesi güne kadar sersem gibi dolaştım. Beni o denli etkiledi yani :)
Tabii Jace, Clary ve Simonın başındaki tehlikeler de
Jacele Clary yeniden karşılaştığında, Clary korkunç gerçekle yüzleşti. İblis Lilithin büyüsü altındaki Jace, kötülüğün hizmetkarı olmuştu.
Gölge Avcıları şimdi ne yapacaktı?
Kaybedilen geri istenebilir miydi?
Aşk için ödenecek bedel, ne olabilirdi?
Günah ve kurtuluş işbirliği yaptığında, kime güvenmek gerekirdi?
İlk üç kitap hiçbir zaman en iyiler listemde olmadı. Tabi bunda ortalıkta yayınlanan spoilerların merak duygumu köreltmesi de sebep olabilir. Düşmüş Melekler Şehri'nde ise seriye yavaş yavaş adapte oldum fakat kitaplar arasındaki zaman o kadar uzun ki ben bile birçok şeyi unutmuşum. Önceki kitapları tekrar tekrar gözden geçirmek zorunda kaldım. Ama ne oldu? Kayıp Ruhlar Şehri beni ele geçirdi, beni Ölümcül Oyuncaklar'a bağlayıp bir sonraki kitap için gün saydırmaya başladı.Spoiler içerdiğinin altını çizerek incelememize geçelim.
Kitapla ilgili en güzel gelişmelerden biri, olayların diğer karakterlerin gözünden de anlatılması olmuş. Bu sayede hem karakterleri daha iyi tanıma fırsatı hemde Simon ile Isabelle, Jordan ile Maia, Magnus ile Alec arasındaki ilişkilere daha yakından tanık olma imkanı buluyoruz.
Simon, Alec, Magnus, Isabelle, Jordan ve Maia tarafında birçok şaşırtıcı olaylar yaşanır. Sadece Sebastian'a zarar verecek silahı bulmak gerçekten çok zor olur. Sessiz Kardeşler, Demir Kızkardeşler hatta cehennemin silah yapıcısı Azazel bile onlara yardımcı olamaz. Aleti bulurlar bulmasına ama bunun için Simon'ın büyük bir fedakarlık yapması gerekecektir.
Jace-Sebastian-Clary tarafında ise olaylar öyle karışık ki arada ne oluyoruz dedim. Sebastian ve Jace kardeş gibi olmuşlar hani yedikleri içtikleri ayrı gitmiyor desem yeridir. Anlayacağınız bambaşka bir Jace ve Sebastian'la karşı karışayız. Jace herzamanki gibi Clary'e deli gibi aşık evet ama eski Jace'ten geriye kalan tek şey de bu aşk sanırım. Çünkü daha karanlık birisi olmuş ve aralarındaki bağ Sebastian'ın kötü yanlarını görmesine engel oluyor gibi. Gerçi bak Sebastian'da daha farklı. Valentine'in gittiği yoldan gitmiyor, yaşadığı dünyaya değer veriyor ve aile olmak istiyormuş gibi davranıyor. Hatta Clary ile ikisi abi-kardeş gibi karşılıklı sıcak çikolata içerken ben bile iyileşti mi acaba diye düşünmedim değil. Bu arada ilk gizem burada çözülüyor çünkü Sebastian, Jace ve Clary boyutlar arası yer değiştirebilen, izi sürülemeyen bir evde yaşıyorlar. Bu sayede Sebastian planı için gerekli olan herşeye kolayca erişebiliyor. Resimdeki kupaya dikkat ediniz!
Son 100 sayfa su gibi aktı gitti. Raziel ile olan karşılaşma, Sebastian ile Clary arasındaki hesaplaşma ve büyük savaş nefes kesiciydi. Kim öldü ne oldu diye yüreğim ağzımda okudum.
Diğer karakterlerde es geçilmiş değil. Maia ve Jordan ilişkisinde olumlu gelişmeler var. Alec ve Magnus tarafında ise olaylar çalkantılı. Alec, Will'in kim olduğu başta olmak üzre Magnus'un ondan geçmişini hatta babasının kimliğini bile saklıyor olmasından dolayı geçirdiği kıskançlık krizleri sebebiyle ilişkilerini çıkmaza sokuyor. Isabelle ve Simon birlikte olmaya başlasada rahat bir oh çeksek demedim mi dedim eminim sizde diyeceksiniz :) Önceki kitaplardan Maureen'i sakın unutmayın son kitapta onunla ilgili büyük gelişmeler olacak gibi. Karanlık yaklaşıyor gözümüz kulağımız son kitapta.
Fazla spoiler yememek için atlaya atlaya okudum yazını =) Bu kitabı okuyup sonra 1 seneden fazla nasıl beklerim hiç bilmiyorum xD Olabildiğince uzun süre okumamayı düşünüyorum o nedenle =)
YanıtlaSilArada Mekanik Prenses var diye avunuyorum bende yoksa o kadar beklemek işkence be. Hemde tam bağlanmışken
Silben serinin ilk ktiabını bir ara yarıda bırakmıştım geçenlerde canım sıkıldı dedimki okuyayım bi şu kitabı tekrar ardından hoşuma gitti umarım devamıda güzeldir bazılar 3. kitaptan sonra sıkıcı olmayı başladı diyor sencede öyle mi ?
YanıtlaSilAslına bakarsan ben 4ten sonra sevmeye başladım çünkü 3. Kitabın sonunda ortayan çıkan şeyi en başta öğrendim ve olaylar heyecanını kaybetti tabi. Yoksa ilk kitaplarda gayet iyi. 4. Kitaptan sonra daha da güzel oluyor :D
YanıtlaSil