Kategori: Roman, Fantastik, Büyü, Genç-Yetişkin
Yazar: Jessica Spotswood (Çeviren: Ayşe Tunca)
Üretici: Aspendos Yayınları
Liste Fiyatı: t 18,00
Sayfa Sayısı: 360
Günahkar Doğan
Bir lütuf ile kutsanmış... Bir sır ile lanetlenmiş.
Herkes Cate Cahill ile kız kardeşlerinin tuhaf olduğu konusunda hemfikir. Fazla güzel, fazla münzevi ve fazla eğitimliler. Oysa kimsenin bilmediği şey, gerçeğin bundan da beter olduğu; onlar birer cadı. Ve eğer sırları Cemiyetteki rahipler tarafından keşfedilirse bu onlar için akıl hastanesi, yüzer hapishane veya erken yaşta mezar anlamına geliyor.
Annesi ölmeden önce Cate kız kardeşlerini koruyacağına dair ona söz vermiştir. Ancak rahibelik veya evlilik arasında seçim yapmasına altı ay varken bu sözünü tutması hiç de kolay değildir. Özellikle de annesinin günlüğünü okuyup ailesinin yıkımına yol açabilecek bir sırrı keşfettikten sonra… Onları kaderlerine götürecek alternatif yollar bulmak için her şeyi göze alan Cate, yasaklı kitapları karıştırmaya ve asi ruhlu yeni arkadaşlar edinmeye başlar. Bir yandan da çay davetleri, şaşırtıcı evlilik teklifleri ve ona hiç de uygun olmayan Finn Belastra ile yasak bir aşk arasında ne yapacağını şaşırmıştır.
Eğer annesinin yazdıkları doğruysa Cahill kızları güvende değildir. Kendilerini rahiplerden, rahibelerden, hatta birbirlerinden bile sakınmaları gerekecektir.
Herkese merhaba *-* Kısa bir aradan sonra harika bir kitabın yorumuyla yeniden karşınızdayım. Aslında bu, Günahkar Doğan'ı ilk okuyuşum değil. Geçtiğimiz sene yine bu vakitlerde okuyup bitirmiş, son sayfayı çevirdikten sonra kitabı duvardan duvara fırlatmıştım -,- Verdiğim tepkiyi çok iyi hatırlıyorum çünkü ikinci seferde de aynısını yapmamak için epey uğraştım. Tamam bak yaptığım şeyle gurur duymuyorum. Her şeyi geç kitap yıpranıyor sonuçta ama, kendimi durduramadım. Zaten geç açılan bir kitap, ilk bir kaç bölümü ıkına-sıkıla okuyorsunuz, sonra bu bir patlıyor durdurabilene aşkolsun. Hele bir yerden sonra kendinizi öyle bir kaptırıyorsunuz ki ne ara okumuşsunuz, ne ara bitmiş anlamıyorsunuz. Ve gerçekten çok fena bir yerde bitiyor. İşin en kötü yanı ikinci kitap yok. Gel de şimdi duvardan duvara fırlatma. Tabi geçen sene için söylüyorum bunu. İkinci kitap geçtiğimiz günlerde raflardaki yerini aldı. Hatta siz bu satıları okurken ben onu yarılamış bile olabilirim *-* Cadıları konu alan kitapları seviyorsanız sizleri şöyle alayım.